Sevgi, Saygı, Özlem Ve Rahmetle Anıyoruz..

Sevgi, saygı, özlem ve rahmetle anıyoruz..






Recep YAZICIOĞLU ( 2 Haziran 1948 - 8 Eylül 2003)

"Türkiye'de ihmale mesuliyet yoktur; icraya vardır. Bir şey yapmadığınız zaman kimse size 'neden yapmadın?' demez. Bir şey yaptığınız zaman 'neden yaptın?' derler."

"İnsanlarımız pazar günleri zehir olmasın diyerek mitinglere, toplantılara gitmiyor. Sonra da 'bu niye böyle oldu?', 'bunu bize niye yapıyorlar?' diyorlar. E tabi yaparlar kardeşim onu sana!... Senin sesin çıkmazsa yaparlar tabi. Yapacaklar da!"


Bizim insanımız söylemez söylenir. Toplum yüksek sesle düşünmez. Ondan sonra da
kurallara uymaz. Herkes kurallara uysun ben de uyayım, herkes çalmasın ben de
çalmayayım, herkes saygılı olsun ben de saygılı olayım der.

Sui misal , misal olmaz. bizde sui misal misaldir. Sen kendinden sorumlusun kardeşim. Kurallara kimse uymaz sen uyarsın. Yok diyor, herkes uysun ben ondan sonra uyayım. Şimdi bu yapıdan ürün çıkmaz.

Birbirimizi tamamlıyoruz. Ne yönetenler yönetilene fatura çıkarsınlar ne de yönetilenler yönetene. Bu bileşik kap işidir. Kollektif sorumluluktur. Fatura hepimizindir. Siyasetçiler gökten zembille inmedi. Bunları sandıktan sonra ölünceye kadar başına taç eden sevgili halkımızdır.
O zaman neticesine de katlanacaktır ve katlanmaktadır.
Nedir o netice?
Geri kalmışlıktır. ''

''Deprem yardım fonu Ankara'ya hödüklerin cebine değil belediyelere aktarılsın.''

''Polis müdüründen vali olmaz'' dediği için kızağa çekilmiştir.

Aydın Valisi iken öğrencilere: "Burada tribünlerde oturanlar gibi yaşamınıza yön veren olaylara karşı seyirci kalmayın, hayatınızın, ülkenizin yönetmeni baş rol oyuncusu olun, kendinize gelin"

Denizli'deki bütün "cafe" yazan tabelaların ismini "kafe" yaptırmıştır.

Türk bürokrasisinin gördüğü en aykırı isimlerden birisi. Yaşam tarzıyla, halka karşı tavrıyla, spora olan düşkünlüğüyle devletin bütün tabularını yıkan, devletle milleti bir araya getiren; hızlı yaşayan, hızlı düşünen bir insandı. Sistemin bir parçası olmamak için var gücüyle savaşmış; ancak ne kadar üzücüdür ki sistemin ona kurduğu bir tuzak sonucu hayata çok erken veda etmiştir. Hızlı yaşamasının sebebi belki de buydu. Belki de başına gelecekleri tahmin ettiği için hızlı yaşamayı tercih etmişti.

Yazıcıoğlu, Başpınar Vali Recep Yazıcıoğlu köprüsü ile Fırat'ın iki yakasını birbirine bağlamış; bunu devletten tek bir kuruş destek almayarak, aksine devletin köprü yapımını engelleme çalışmalarıyla da savaşarak, halktan toplanan parayla, halkın desteğiyle yapmış; halkını eziyet çekmekten kurtarmıştır. Halkıyla beraber de köprünün yapımında bizzat çalışmıştır.