AŞK;
Hz.ibrahim’in ateşe atıldığı zaman ki teslimiyettir,
Hz.Eyyüb’un
hastalığa karşı sabrıdır, zaferidir,
Hz.Davud’un sesidir, eliyle
demire şekil vermesidir,
Hz.Salih’in kayadan çıkan devesidir,
Hz.Musa’nın
Kızıldenizi ikiye bölen asasıdır,
Hz.isa’nın kokusunu bile
hissettiği Son Peygamber’i müjdelemesidir,
Hz.Muhammed’in doğardoğmaz
"ümmeti... m ümmetim" demesidir,
Hz.Muhammed’in Allah’a olan
teslimiyetidir,
Hz.Ebubekir’in sadakatidir “Muhammed söylüyorsa
doğrudur”diyen,
Hz.ömer’in adaleti bile hayran bırakan adilliğidir,
Hz.Osman’ın
şeytanı bile utandıran hayasıdır, edebidir,
Hz. Ali’nin
cesaretidir, ilmidir,
Hz. Hüseyin’in haksızlığa karşı
yürümesidir, şahadetidir,
Hz. Yunus’un cenneti istemeyip Allah’a "Bana
Seni gerek Seni" demesidir,
Hz. Mevlana’nın nefesidir, sema’sıdır, gel
demesidir,
Çöllere düşen Mecnun’un gözlerinin dağlanmasıdır,
Bülbülün
güle ötüşü,ölen sahibin başında bekleyen attır,
Ezan-ı Muhammed-i
okununca felaha,kurtuluşa koşmaktır,
Kuran-ı Kerim okununca
anlamasan bile onu kalbinde hissetmektir,
Gönülden gelen bir Kelime-i
şahadettir,
Allah ve Resulünün adı anılınca göz yaşı dökmektir,
Allah’a
kul,habibine layıkıyla ümmet olmaktır,
İSLAM’I doya doya yaşamaktır.
Aşk;
Sadece kuru bir sevgi ya da sonu belli bir macera hevesi değildir,
CANAN’LA
bir CAN olmaktır, onu her gün daha fazla sevmektir,
ALLAH için
sevmektir...