Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    İnsanı İnsan Yapan Güvendir

    Aleyna
    Aleyna
    Moderatör
    Moderatör


    mesajlar mesajlar : 5494

    Doğum tarihi : 14/04/72
    Kayıt tarihi : 22/11/09

    İnsanı İnsan Yapan Güvendir Empty İnsanı İnsan Yapan Güvendir

    Mesaj  Aleyna 12.11.10 7:51




    İnsanı İnsan Yapan Güvendir

    İnsanı İnsan Yapan Güvendir Insanl%C4%B1k

    Ahde vefâ olmayınca, verilen sözler yerine getirilmeyince, insanlarında birbirlerine karşı güven ve saygısı kalmamaktadır.
    Günlük yaşantımızda, bir çok konuda birbirimize sözler veririz. Gerek beşeri ilişkilerimiz, gerekse ticari ilişkilerimiz hep söz üzerine dayalıdır. Zaman zamanda bu hususları yazılı hale getiririz. En basit örneğiyle, kişi belli bir saatte bir yerde bulunacağını söylese, bu bir sözleşme hükmündedir. Sözün yerine getirilmesine bir engel çıktığı takdirde karşı tarafa, buluşma saatinden önce haber verilip özür dilenmelidir.
    Alınan ve zamanında ödenmeyen borçlar da bunun dışında değildir. Müslümanın sözü karşı tarafa verilmiş bir senet gibidir. O bakımdan verilen söz küçüğüne, büyüğüne bakmadan mutlaka yerine getirilmelidir. Maalesef günümüzde inananlar olarak bu konuya gereken önemi veremiyoruz.
    Ahde vefâ olmayınca, verilen sözler yerine getirilmeyince, insanlarında birbirlerine karşı güven ve saygısı kalmamaktadır. Toplumun yardımıyla yapılacak bir çok hayırlı hizmetlerde aksama olmakta ya da tamamen yapılamaz hâle gelmektedir.
    Her şeyin ötesinde, zaman kaybı, para kaybı, güven kaybı, itimatsızlık oluşmaktadır. Hatta verilen sözlerin yerine getirilmemesini bahane ederek, gereksiz yalanlarla kişi başka yönden de zarara uğramaktadır. Dolayısıyla kişilerin birbirlerine hakları geçmektedir. İnananlar olarak en kötü şartlarda bile sadakatle verdiğimiz sözleri muhakkak yerine getirmeliyiz. Anamıza, babamıza, yakınlarımıza, dostlarımıza özetle birbirimize karşı da vefâlı olmalıyız. Her hususta olduğu gibi bu konuda da bizlere örnek, Peygamber Efendimiz (sav) olmalıdır. O hayatı boyunca, peygamberlikten önce ve sonrasında, bütün akitlerine sadık kalmış ve biz ümmetine de ahidlerini ifa etmeleri, sözlerini yerine getirmelerini tavsiye buyurmuştur.
    Peygamberimiz verdiği sözde duran, yaptığı anlaşmaya bağlı kalan en büyük insandır. Bu hususta dostunu da, düşmanını da ayırt etmemiştir. Dostuna verdiği bir sözde durup, onu yerine getirdiği gibi, düşmanlarıyla yaptığı anlaşmaya da sadık kalmış, her ne pahasına olursa olsun, aykırı harekette bulunmamıştır. Peygamberliğinden önce ticarî hususta bir dostuna verdiği sözü tutmak için üç gün beklemesi meşhurdur. O adam unutup gelmediği halde, “Nasıl olsa artık gelmez” diyerek çekip gitmemiş, verdiği sözde durmanın en güzel örneğini bizlere sunmuştur. İslam güzel ahlak üzerine kurulmuştur. Mümin bir diğerini aldatmaz. Verdiği sözü tutar. Yalan söylemez. Çünkü yalan söylemek, sözünde durmamak, ahde vefasızlık; münafıklık alametlerinden sayılmaktadır.
    Sözünü yerine getirenler, ahdine vefa gösterenler hem Allah-u Zülcelal nezdinde hem de kullar nezdinde sevilen ve itibar görenlerdir. Dürüst, emin ve güvenilir vasıflarıyla vasıflanmak her mümin için bir hedef olmanın ötesinde, her müminin üzerinde şerefle taşıması ve olmazsa olmaz bir meziyet olarak algılanmalıdır.
    Allah-u Zülcelal verdiği sözü yerine getirmeyen, ahdini bozanların kötü sonuçlarını şu şekilde bizlere bildirmektedir. “Allah’a verdikleri sözü kuvvetle pekiştirdikten sonra bozanlar ve Allah’ın riayet edilmesini emrettiği şeyleri terk edenler ve yer yüzünde fesat çıkaranlar, işte lânet onlar içindir ve kötü yurt (cehennem) onlar içindir.”(11) Allah-u Zülcelal bizlere doğru, dürüst, sözüne güvenilen ve itibarlı müminlerden olmayı nasip etsin. (Amin)



      Forum Saati 19.05.24 13:08