ATAM’A SÖYLEMEK İSTEDİKLERİM
O masmavi gözlere bir kez olsun bakabilmek için neler vermezdim ki…
Ayağının tozu olsam o gurur yeter bana Atam!..
B U S E
Teröristlerle karşılaşmak ve ‘ insanları neden öldürüyorsunuz’ diye sormak istiyorum.
Bu ülkede:
Cumhurbaşkanı : Abdullah Gül
Başbakan : Recep Tayyip Erdoğan
TBMM Başkanı : Mehmet Ali Şahin
Genel Kurmay Bşk. : İlker Başbuğ
C H P : Kemal Kılıçdaroğlu
M H P : Devlet Bahçeli
Belki duymamış olabilirsiniz!
BUSE öldü.
Mektup
Atam’a Söylemek İstediklerim.
“ Şu an en büyük hedefim ne biliyor musunuz?
Sana ulaşabilmek.
Kimi gülüp geçse de buna ben inanıyorum, mühim olan da bu değil mi zaten.
Tıpkı senin bir zamanlar kim ne derse desin inandığın şeyin peşinden gittiğin gibi.
Ben de gideceğim.
Çünkü ben senden öğrendim; inanmayı, umutla bağlanmayı, kendine güveni ve
kararlı olmayı.”
Nutuklar atılır biliriz.
Devlet kararlı
Cenazeler kaldırılır, sözler verilir, en duygusal gözyaşları arasında.
Devlet kararlı.
Ama,
BUSE öldü.
Siyasetin tepesindeki sen – benciler…
Buse; sizin de kızınız olabilirdi.
Şehit cenazesi geçerken, yanındaki türbanlı kıza sıkı sıkı yapışıp bir şeyler söyleyerek hızlı hızlı, koşarcasına karşı kaldırıma kaçan, ara sokakta kaybolan çarşaflı kadın;
Buse senin de kızın olabilirdi.
Ateş düştüğü yeri yakar.
BUSE öldü.
Ey!..
Cumhurbaşkanı,
Başbakan,
Meclis Başkanı,
G.K.Başkanı,
Muhalefet
BUSE, sizin de kızınız olabilirdi.
Belki duymamış olabilirsiniz.
O’ şimdi Gazi Paşa’mızın
******’ümüzün yanında.
içimizden biri
asla umutsuzluğu değil
KAVGAYA DEVAM AŞKINA
Zülfü Livaneli
Buse’ye
Bütün yazılar anlamsız artık
Yararsız bütün kitaplar
Bütün söylevler sahte
Yalan bütün hitaplar
Çılgınca gülmedin, eğlenmedin
Keyfini sürmedin on yedinci baharının
Tomurcuklar açmadı kahkahalarında
Bombalar patlarken kimsesizler mezarlığında
O sabah kalktın
Diğer günler gibi bir gündü
Diş fırçalama, kahvaltı derken
Anneni öptün çıkarken
Belki ****** sayfana göz attın biraz
Dershaneye gittiğini sanıyordun
Nereden bilecektin ölüm dersine gittiğini
Nereden bilecektin tabutuna bindiğini
Hangi Kassandra bildirecekti
Hain tuzaklar kurulduğunu yollarına
Şehir dedikleri büyük köyde
Alçak gönüllü bir otobüsün içinde
Alçak ellerin patlattığı bir bomba
Aldı canını
Kanın sıçradı plastik koltuklara
Senin önünde
Başımız eğik
Utanç içindeyiz
Utanç içinde
Seni yaşatamayan,
Seni koruyamayan
Kim varsa
Utanç içinde
Utanç içinde
Neşeyle cıvıldamayın artık kuşlar
Ağıt yakın yavrumuza
Bulutlar, sadece gözyaşı dökmek için gelin.
Ve onun saçlarını dağıtan rüzgâr
Sadece acı kelimelerimizi taşı
Yaslı yüreklere
Bütün yazılar yararsız
Anlamsız bütün kitaplar
Bütün söylevler yalancı
Çünkü hiçbiri
Geri getirmeyecek güzel gülüşünü
Busesi dudaklarında solan yavrumun
İbret al Türkiyem ibret al
Ne siyaset önemli, ne demeçler, ne OHAL, ne bu hal
Bir tek gerçek var:
Kollarını açmış kızını bekliyor
Gazi Mustafa Kemal